Yetkin: Askerler bir yandan Atatürk’ü sabah akşam tekrarlayarak milleti kahramanı Mustafa Kemal Atatürk’ten soğuturken, diğer yandan alabildiğine din istismarı yapıyorlardı
Reklamcılık
Gazeteci Murat Yetkin, YetkinReport‘ta yayımladığı yazısında, 40. yılında 12 Eylül 1980 darbesinin uzun vadedeki sonuçlarını değerlendirdi.
Yetkin, “Askerler de Amerikalılar gibi olmayan bir şeyin, ‘ılımlı İslâm’ın’ peşinde koştular. Onlar için ‘ılımlı’ demek ‘kullanabileceğimiz’ anlamına geliyor, kullanamadıkları an ‘radikal’ damgasını yapıştırıyorlardı. Farkın bir din, inanç sistemi olarak İslâm ile siyasi-İslam arasında olduğunu kabul etmek istemediler.” dedi.
Yetkin, şöyle devam etti:
“Evren, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a dek, eline Kuran alarak seçim kürsüsüne çıkan ilk siyasetçi oldu. Erdoğan’a dek en fazla imam-hatip okulu Evren zamanında açıldı. Din derslerinin zorunlu kılan askerler oldu. Askerler büyük bir sığlık ve kibir içinde göremediler ama siyasi İslâmcılık kendi günübirlik doktrinlerinden çok daha güçlü ve köklüydü. Askerler bir yandan Atatürk’ü sabah akşam tekrarlayarak milleti kahramanı Mustafa Kemal Atatürk’ten soğuturken, diğer yandan alabildiğine din istismarı yapıyorlar, din işleriyle devlet işlerini birbiri içine sokarak aslında laikliğin altını oyuyorlardı.”
Murat Yetkin‘in yazısının tamamını okumak için tıklayınız.