Unutmayın, daha önce yapamazlar dediğimiz her şeyi yaptılar

◼Hepimizin geleceğini kökten belirleyecek, hayati öneme sahip bu seçimde başımıza gelebilecek olası seçim hilelerine, İslamcıların ellerinde bulunan resmi ve gayri resmi aygıtları ve olanakları kullanarak, seçimi vermemek için neler yapabileceğine kabaca bakalım.
Yapılan son anketler ve kamuoyu yoklamaları islamcıların bu seçimleri kaybedeceğini gösteriyor. Bu sonuçların o cenahta panik yaratması gerekirdi; ancak işin ilginç ve ürkütücü yanı gayet sakinler. Bunları biraz tanıyan herkes bu sakinliğin altında büyük planlar yattığını bilir.
Bu seçim Türkiye’de seçime girenler için bir “ölüm kalım” meselesi. Bu bir final seçimi olarak adlandırılıyor, gerçekten de öyle. Bu anlamıyla yenilginin kendileri için kaçınılmaz bir son olduğunu bilen İslamcılar, seçimi kaybetmemek için her türlü yola başvuracaklardır.
Örneğin; bir önceki seçimlerde yaptıkları gibi YSK bilgi sistemlerinde AA ile ortak çalışarak oy kaydırması yapabilirler. Bunun olmaması için muhalefetin şimdiden önlem alması ve sitemini doğru kurması gerekiyor.
Basitçe oy sayımında ve oyların istiflenip aktarımında her türlü usulsüzlüğü yapabilirler; muhalefete damgalı oy pusulalarının bir kısmı 15 Mayıs sabahı banliyölerin çöp konteynerlarından çıkabilir. Bunu daha önce de yaşadık.
Defalarca kez yaşadığımız başka bir şey var: Daha önceki seçimlerde de yaptıkları gibi birden çok oy kullandırabilirler. Birden fazla adrese kayıtlı yandaş seçmen eliyle çok yerde oy kullanımı gerçekleşebilir. Israrla parmak boyası istememelerinin nedeni bu muhtemelen.
Nüfus, seçmen listesi, doğum-ölüm gibi resmi kayıtların ve kurumların hepsi ellerinde.Deneyecekleri yöntemlerden biri de, ölülerin seçmen olarak gösterilmesi ve onların yerine yakınlarının ya da başka yandaşların oy kullanmasını sağlamak olacaktır.
Başta Suriyeliler olmak üzere Müslüman ülkelerden Türkiye’ye gelmiş, vatandaşlık almış ya da almamış olan pek çok kişiye kendi lehlerine oy kullandıracaklardır. Seçim günü buna dair pek çok video görüntüsü sosyal medya ekranlarımıza düşecek, bunu hep beraber göreceğiz.
Yaşanan deprem sonrasında oy kullanamayacak, evlerini ve yaşadıkları yerleri terk etmiş insanların yerine oy kullanabilirler. Ayrıca bu depremde yaşamını yitirmiş kayıtlı 50 bin, kayıt altına alınmamış yaklaşık 150 bin insanın yerine oy kullanmaya yelteneceklerdir.
Esaslı oy çalma ve seçim hileleri ise metropollerde, Kadıköy-Cihangir hattında değil; Anadolu’da, taşranın tamamında yaşanacaktır. Muhalefetin buralarda seçim güvenliğini ve olası hilelere karşı direnç gösterecek örgütlülüğü yaratması elzem.
Bunların hiçbiri işe yaramazsa bile, kaos çıkarmak, sandık basmak ve benzeri pek çok kaba kuvvete dayalı yönteme başvurabilirler. İslamcılığın genel eğilimlerini, geçmiş icraatlarını, oluşturdukları paramiliter güçleri bilen herkes tehlikenin farkında.
Arkadaşlar ‘bunları yapamazlar’ demeyin. Karşımızda örgütlü bir kötülük var ve yapmayacakları hiçbir şey yok. Unutmayın, daha önce yapamazlar dediğimiz her şeyi yaptılar. Bu defa izin vermemeliyiz.
Kısacası bu seçim sadece oy vermekten ibaret olmayacak. Verilen oya sahip çıkarak kazanılacak bir seçim bu. Kazanmak, tüm muhalif güçlerin seçim güvenliğini sağlayabileceği güçlü bir örgütlenmeden geçiyor. Bu yüzden Muhalefetin ivedilikle bu meseleyi gündemine alması gerekiyor.