Barış Atay: Helalleşmeniz için bile hesaplaşmanız gerekiyor
Türkiye İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı (TİP) ve Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu, TELE1 ekranlarında “Enver Aysever ile Ayrıntılar” programına konuk oldu. Programda gazeteci Enver Aysever’in sorularına yanıt veren Atay, Türkiye gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.
TİP’in Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik anketlerde yükselişe geçmesini de değerlendiren Barış Atay, “TİP özelinde konuşmak gerekirse bizim siyaset çizgimizi belirleyen şey anketler değil” dedi.
Atay, “Sonuç itibarıyla biz Meclis’ten önce sokakta var olmuş, yıllarca farklı siyasi partilerde de olsak sokakta mücadele etmiş, emek ve özgürlük alanındaki mücadelemizi halkla beraber, halkla iç içe, halkla yan yana büyütmüş siyasi çizgilerden gelen kişileriz ve öyle de bir kurumuz parti olarak. O yüzden bir anketin sonucu bize sadece bir fikir verebilir.” ifadelerini kullandı.
“TİP’İN GÖREVİ ŞU AN YAPTIĞI MUHALEFETİ, ANA MUHALEFET KIVAMINA GETİRMEK”
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ve ittifaklara ilişkin açıklamalarda bulunan Barış Atay, Enver Aysever’in “6’lı Masa kurulurken size teklif gelseydi kabul eder miydiniz, yoksa ‘kimler var’ mı derdiniz?” sorusuna yanıt verdi. Atay, “Elbette ‘kimler var’ derdik. Kimlerin olduğu eğer o zamandan da belliyse ve bizi de onun üzerine çağırdılarsa gördüğünüz gibi içinde olmazdık. Zaten olmadığımız için de Türkiye’de başka türlü bir ittifakın ihtiyacının hasıl olduğunu düşündüğümüz için Emek ve Özgürlük İttifakını kurmuş olduk” dedi.
“HELALLEŞMEMİZ İÇİN BİLE HESAPLAŞMAMIZ GEREKİYOR”
“Helalleşme-hesaplaşma” tartışmalarına değinen Barış Atay, “Helalleşmeniz için bile hesaplaşmanız gerekiyor” diyerek şunları kaydetti:
“Türkiye 80 küsür milyon nüfuslu bir ülke. Bu ülkenin 60 milyondan fazlası çalışan. Bunların yarısından fazlası asgari ücretli. İnanılmaz bir emek sömürüsü söz konusu ve gün gün artıyor. Yaşadığımız 20 yıl ve bu 20 yılı yaratan on yıllar boyunca süregelen bir sistem söz konusu.
Bugün iktidarın değişme olasılığı hiç olmadığı kadar yakın. Helalleşilecekse -ki tanım olarak onu doğru bulmuyorum- bir kere şunun yapılması gerekiyor: Roboski üzerinden gidelim; durup dururken helalleşilmez. Ne yapılır? O kararı veren insanların yargılanması sağlanır önce. Ya da işte Beşli Çete üzerinden örnek verelim. Bu inanılmaz sömürü düzeninin destekçisi ya da bilfiil bireyi olanlarla değil sadece, bu sermaye düzeninin tamamıyla ilgili şu ana kadar alınmış kamu ihaleleri ya da uygun olmadığını düşündüğümüz ihalelerin tamamının nasıl yapıldığına dair bir soruşturma süreci başlatacağız. Bu da bir yargılamadır. Bizim söylediğimiz hesaplaşacağız meselesi doğru tanımdır. Helalleşmeniz için bile hesaplaşmanız gerekiyor.
Bir örnek mesela. Erzurum Milletvekiliyle ilgili rüşvet iddiaları ortaya çıktı. Normalde aldığı maaşla ya da kurduğu bir şirketin geliriyle alamayacağını düşündüğümüz yatlar, katlar, evler vs. ortalığa saçıldı. Bu iddiaları ortaya koyan kendi eşiydi ama gözaltına alınan kim oldu? İddianın sahibi olan eşi. Ben bu süreç bittiği zaman Erzurum Milletvekilinin bu dosyasını unutup ‘tamam olan oldu, devam edelim’ mi diyeceğim? Yoksa ‘bir sene önce böyle bir iddia vardı arkadaşlar lütfen bu iddiayı araştıralım ve suç varsa ortada yargılamasını yapalım cezasını verelim’ mi diyeceğim? Bundan daha meşru bir talep olabilir mi?”